16 Aralık 2009 Çarşamba

kıssadan hisse...



Nasreddin kafasında görkemli bir kavukla sultanın huzuruna çıkmış, para dileniyormuş.

'Buraya para istemeye geldin, ama kafanda çok pahalı bir kavuk var. Kaç para eder o kavuk?'
diye sormuş sultan.

'Çok zengin birinin hediyesidir. Herhalde beş yüz altından az etmez' diye yanıtlamış zeki Sufi.

Sultanın veziri, 'Mümkün değil' diye homurdanmış. 'Hiçbir kavuk bu kadar para etmez.'

Nasreddin ise ısrarcıymış:
'Buraya yalnızca dilenmeye gelmedim, iş yapmaya da geldim. Ancak yüce bir soylunun bu
türbana altı yüz altın vereceğini biliyordum. Alınca da üstünü fakirlere dağıtacağım.'

Sultan bu iltifata bayılmış ve Nasreddin'e istediği parayı vermiş. Nasreddin dışarı çıkarken vezire dönüp
demiş ki:
'Kavuğun kaç para ettiğini bilmiş olabilirsin, ama ben de gururun insana neler yaptıracağını
bilirim.'

2 yorum:

ali zafer sapci dedi ki...

İyi öyküydü, paylaşım için teşekkürler.

noidea dedi ki...

güzel bir nokta gerçekten...gurur neler yaptırmıyor ki insanlara...Yıllar yılı mutlulukla geçmiş evlilikler,uzun zaman paylaşılmış dostluklar,ilişkiler...Bazen saçma da olsa o gurur yüzünden tükeniverebiliyor....Aslında biraz gurur insanlık onuru için gerekli sanırım ama...Birazdan fazlası zararlı olabilir....

 
template by suckmylolly.com flower brushes by gvalkyrie.deviantart.com